bursa escort bayan

Altıparmak Escort Eve Gelen Escort Gemlik Escort Görükle Escort İnegöl Escort Karacabey Escort Kumla Escort Masöz Escort Mudanya Escort Nilüfer Escort Osmangazi Escort Otele Gelen Escort Rus Escort Sınırsız Escort Travesti Escort Ukraynalı Bayan Escort Yıldırım Escort
altıparmak escort çarşamba escort eve gelen escort gemlik escort görükle escort gürsu escort heykel escort inegöl escort iznik escort karacabey escort kestel escort masöz escort mudanya escort mustafakemalpaşa escort nilüfer escort orhangazi escort osmangazi escort otele gelen escort rus escort sınırsız escort üniversiteli escort whatsapp escort yıldırım escort
adalar escort adana escort anadolu yakası escort ankara escort antalya escort arnavutköy escort ataşehir escort avcılar escort avrupa yakası escort aydın escort bağcılar escort bahçelievler escort bakırköy escort balıkesir escort başakşehir escort bayrampaşa escort beşiktaş escort beylikdüzü escort beyoğlu escort bodrum escort bursa escort büyükçekmece escort çanakkale escort çatalca escort diyarbakır escort düzce escort edirne escort elazığ escort esenler escort esenyurt escort eyüp escort fatih escort gaziantep escort gaziosmanpaşa escort güngören escort istanbul escort izmir escort kadıköy escort kağıthane escort kartal escort kocaeli escort konya escort küçükçekmece escort kuşadası escort malatya escort maltepe escort marmaris escort mersin escort muğla escort pendik escort rus escort sakarya escort sancaktepe escort sarıyer escort şile escort silivri escort şişli escort sultanbeyli escort tuzla escort ümraniye escort üsküdar escort yalova escort
Bugun...



17 MAYIS DÜNYA HİPERTANSİYON GÜNÜ

SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alper Serçelik, hipertansiyonun her yaşta görülebildiğini belirterek, “Çok yaygın görülen hipertansiyon, kalıcı sakatlık ve ölüm risklerine yol açabilen en önemli sağlık sorunlarından biridir ve erişkinlerin yüzde 20-25‘inde görülür” dedi.

facebook-paylas
Güncelleme: 17-05-2023 22:35:29 Tarih: 17-05-2023 22:01

17 MAYIS DÜNYA HİPERTANSİYON GÜNÜ

17 MAYIS DÜNYA HİPERTANSİYON GÜNÜ

 

SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alper Serçelik, hipertansiyonun her yaşta görülebildiğini belirterek, “Çok yaygın görülen hipertansiyon, kalıcı sakatlık ve ölüm risklerine yol açabilen en önemli sağlık sorunlarından biridir ve erişkinlerin yüzde 20-25‘inde görülür” dedi. 

 

 

17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü nedeniyle açıklama yapan Doç. Dr. Serçelik, tansiyonun kalpten pompalanan kanın, atar damarların duvarlarına yaptığı basınç olarak tanımlandığını söyledi.

 

 

Bu basıncın normalden fazla olmasına “Hipertansiyon” denildiğini kaydeden Doç. Dr. Serçelik, “Hipertansiyon, sistolik kan basıncının (Kalbin kanı vücuda pompaladığı ya da farklı bir deyişle kalbin kasıldığı sırada kan damarlarında oluşan basınç en yüksek seviyede olur) 140 mmHg ve üzeri, diyastolik kan basıncının (Kalbin kasılması tamamlandıktan sonra kalp bir anlığına gevşer ve tekrar kanla dolar böylece bir sonraki kasılmaya hazırlanır. Bu gevşeme anına diyastol denir. Diyastolik kan basıncı kalp atımları arasında, kalp aktif şekilde kan pompalamazken, damarlar içinde oluşan basınçtır) ise 90 mmHg ve üzeri olmasıdır” diye konuştu.

 

 

Dünya Sağlık Örgütü’nün sistolik kan basıncı 140-160 mmHg ve diyastolik kan basıncı 90-105 mmHg ise “hafif hipertansiyon”, sistolik kan basıncı 160-180 mmHg ve diyastolik kan basıncı 105-120 mmHg ise “orta dereceli hipertansiyon”, sistolik kan basıncı 180 mmHg üzeri ve/veya diyastolik kan basıncı 120 mmHg üzerinde ise ”şiddetli hipertansiyon” olarak tanımladığına vurgu yapan Doç. Dr. Serçelik, ihmal edildiği takdirde beyin kanaması, damar tıkanıklığı, felç, görme kaybı vb. sağlık sorunlarına neden olabilen hipertansiyonun çağın en önemli hastalıklarından biri olduğuna dikkat çekti. 

 

 


BU BELİRTİLERE DİKKAT EDİLMELİ

 

 

Hastaların önemli bölümünde belirti görülmediğini, tanının sadece kan basıncı ölçümü ile mümkün olabildiğine işaret eden Doç. Dr. Serçelik, belirtileri şöyle sıraladı:

 

 

“Hipertansiyonun başlıca belirtileri baş ağrısı, çarpıntı, nefes darlığı, halsizlik, yorgunluk ve burun kanamasıdır. Kan basıncının çok yükseldiği durumlarda çift görme, dilde peltekleşme, yüzde veya vücutta uyuşma, karıncalanmadır. Bunun yanında bu belirtilerin hiçbiri hipertansiyona özgü olmayıp, farklı birçok hastalıkta da aynı belirtiler görülebilir.”

 

 

HİPERTANSİYONUN NEDENLERİ

 

Hipertansif hastalarının yüzde 90-95’inde herhangi bir neden saptanamadığının altını çizen Doç. Dr. Serçelik, şöyle devam etti:

 

 

“Bu grup hipertansiyona, ‘Primer’ veya ‘Esansiyel hipertansiyon’ (Kan basıncının belirli bir neden olmadan yükselmesi) denir. Hipertansiyon hastalarının yüzde 5-10’unda ise saptanan farklı bir hastalığa bağlı olan ‘Sekonder hipertansiyon’ (İkincil (sekonder) hipertansiyon kavramı kişideki yüksek kan basıncının belirli bir sağlık sorununun bir sonucu olarak ortaya çıktığını ifade eder. Birincil hipertansiyondan farklı olarak, bir neden sonucunda sekonder olarak gelişen yüksek kan basıncı, ani olarak yükselir) görülür. Çeşitli böbrek hastalıkları, beyinle ilgili bazı hastalıklar, hormonal hastalıklar, bazı tümörler, bazı doğumsal hastalıklar ve bir takım ilaç kullanımları da neden olabilir.”

 

 

GENETİK FAKTÖRLER DE ROL OYNUYOR

 

 

Hipertansiyonda kalıtımın rolüne de değinen Doç. Dr. Serçelik, özellikle 55 yaşından önce, birinci derece yakınlarında hipertansiyon görülenlerde, bu hastalığın gelişme riskinin daha fazla olduğunu, kalıtımsal geçiş yolu tam olarak bilinmemekle birlikte, birden çok genetik faktörün rol oynadığının kabul edildiğini bildirdi.

 

 

 

Hastanın yakınmaları olduğunda kan basıncının ölçülmesinin önem taşıdığını anlatan Doç. Dr. Serçelik, “Kan basıncı günün herhangi bir saatinde ölçülebilir. Her gün, değişik saatlerde ölçüm yapılması daha uygundur. Yemeklerden en az yarım saat, fiziki aktiviteden 5-10 dakika sonra ölçüm yapılmalıdır” uyarısını yaptı.

 

 

HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

 

 

Doç. Dr. Serçelik, “Hipertansiyon tedavisinde temel amaç hedef organ hasarını önleyerek sakatlık ve ölümleri azaltmaktır. Sekonder hipertansiyonu olanlarda yani hipertansiyonu başka bir hastalığa bağlı olanlarda, hipertansiyona neden olan hastalık tedavi edilmelidir” ifadelerini kullandı.

 

 

İlaçsız tedaviyle yeterli kan basıncı kontrolü sağlanamadığı takdirde, ilaçlı tedaviye geçilmesi gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Serçelik, sözlerini şöyle tamamladı:

 

 

“İlaç tedavisinde bireyselleştirilmiş tedavi dediğimiz hipertansiyona eşlik eden hastalıklar ve ilaçların yan etkileri göz önünde bulundurularak, o hastaya en uygun ilaç seçilir. Tek ilaçla kontrol sağlanamayan hastalarda birden fazla ilacın bir arada uygulandığı kombine tedaviye geçilir.”

 




Bu haber 5075 defa okunmuştur.


FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER GÜNDEM Haberleri

YUKARI YUKARI