Andırın’da Boş Kasaya Rağmen Dolu Umutlar:  Ahmet Sinan Gökşen’le Gerçeklerin Kıyısında Bir Sohbet

Zor Bir Dönemin İçinden Geçen Bir İlçe: Andırın

Geçtiğimiz günlerde, gazeteci dostlarımız Bekir Doğan ve İlker Yiyen’le birlikte, Andırın Belediye Başkanı Sinan Gökşen’i makamında ziyaret ettik. Samimiyeti, içtenliği ve dobra konuşmalarıyla dikkat çeken Başkan Gökşen, hem ilçesinin hem de belediyenin içinde bulunduğu durumu tüm şeffaflığıyla bizlerle paylaştı.

Kahramanmaraş’ın sakin ve doğa harikası ilçelerinden biri olan Andırın, bugün büyük bir ekonomik darboğazın eşiğinde. Ancak umudunu ve inancını kaybetmemiş bir belediye başkanıyla bu yolculuğa devam ediyor. Bu yazıda hem Andırın Belediyesi'nin mali durumunu hem de gelecek vizyonunu masaya yatıracağız.

BAŞKAN GÖKŞEN’İN SAMİMİ İTİRAFI: “KASA BOŞ”

Güler yüzü ile çevresine pozitif enerji veren Başkan Gökşen, Milletvekillerinin, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel’in, İl Başkanı Burak Gül’ün kendine ve Andırın halkına verdiği destekten dolayı teşekkür ederek sohbete başladı.

Ziyaret sırasında Başkan Gökşen’in belki de en çok akılda kalan sözleri şunlardı:

“Kasa orada, gidin resmini çekin. Ne yazarsanız yazın ama gerçek bu: Kasa boş.”

Belediyenin mevcut durumu, deyim yerindeyse “Bir dokun, bin ah işit” dedirtecek cinsten. Aylık hazine geliri 12 milyon TL olan Andırın Belediyesi, bu bütçeyle sadece personel maaşlarını ödeyebiliyor. Elektrik, su, akaryakıt ve diğer zorunlu giderler için ne yazık ki bütçede yer kalmıyor. Üstelik geçmiş dönem borçları nedeniyle her ay 6 milyon TL’lik kesinti yaşanıyor. Bu da belediyeyi, maaşları dahi borçlanarak ödemek zorunda bırakan bir kısır döngüye itiyor.

Başkan Gökşen’e göre, bu zorlu tablodan çıkış için öncelikli çözüm, kaynak üretmek. Özellikle fazla personel yükü, belediyenin sırtındaki en ağır yüklerden biri. Emeklilik süresi gelen çalışanların kadrodan çıkarılması gerektiğini açıkça dile getiriyor. Bu adım, uzun vadede önemli bir tasarruf kalemi olabilir.

Ancak mesele yalnızca personel azaltmakla sınırlı değil. Asıl önemli olan, Andırın’ın mevcut potansiyelini değerlendirecek stratejik bir kalkınma planı oluşturmak. Doğru kaynak analizi ve akılcı yatırımlar, ilçeyi adeta küllerinden doğurabilir.

YAYLA TURİZMİ: ANDIRIN’IN UYKUDAKİ HAZİNESİ

Yaz aylarında nüfusu katlanan, doğal güzellikleriyle görenleri büyüleyen Andırın, aslında Türkiye’nin saklı kalmış turizm cennetlerinden biri olma potansiyeline sahip.

Yaylaları, temiz havası, doğal yaşam alanları ve kültürel dokusuyla eko-turizm ve doğa turizmi açısından eşsiz fırsatlar sunuyor.

Bu noktada, festival organizasyonları, kamp alanları, trekking rotaları ve yöresel ürün pazarlaması gibi projelerle Andırın’ın turizm geliri katlanabilir. Turizm sadece ekonomik kalkınma değil, aynı zamanda sosyal hareketlilik ve kültürel canlanma da demek.

Bir belediyenin gücü yalnızca bütçesiyle değil, sahip olduğu vizyon ve ekiple de ölçülür. Başkan Gökşen, mevcut sorunların farkında ve çözüm için vizyoner, teknik donanıma sahip danışmanlarla birlikte çalışma fikrine sıcak bakıyor. Bu, yerel yönetim adına atılabilecek en akıllı adımlardan biri.

Proje geliştirme, fon bulma, yatırımcı çekme ve kamu-özel iş birlikleri konusunda uzman kişilerle kurulacak bir ekip, Andırın’ın geleceğini şekillendirebilir.

Bugün itibarıyla Andırın Belediyesi büyük mali sıkıntılarla karşı karşıya olabilir. Ancak unutulmamalı ki, krizler aynı zamanda fırsatları da beraberinde getirir.

Andırın’ın doğası, kültürü, insan gücü ve turizm potansiyeli, bu ilçeyi yeniden ayağa kaldıracak en önemli hazinelerdir.

Başkan Gökşen’in dürüstlüğü, kararlılığı ve çözüm odaklı yaklaşımı ise en büyük avantajlardan biri. Yeter ki doğru projeler geliştirilsin, liyakatli kadrolarla çalışılsın ve kaynaklar etkin kullanılsın.